Maden İşçileri: Tazminatlarımızı İstiyoruz, Alacağız

Soma Holding tarafından Kasım 2014’te işten atılan ve tazminatlarını 5 senedir alamayan 3000’e yakın maden işçisi, 10 Temmuz’da Soma Kaymaklığı önünde buluşup Soma Türkiye Kömür İşletmesi önüne yürüyüş gerçekleştirdi. Maden işçileri 21 Ağustos için ikinci yürüyüşlerini, Eylül ayı için ise Ankara’ya yürüyüş gerçekleştirme kararı aldı. Soma Holding’in tazminat haklarını gasp ettiği mağdur işçilerden Mustafa ve Arif ile yaşanan süreci konuştuk.

Soma Holding’den 5 yıldır tazminatlarımızı alamıyorsunuz. Öncelikle 5 yıl önce neler yaşandı?

Mustafa: Soma Kömür İşletmeleri Işıklar Şirketi’nde 2017 Ocak ayının 18’inde işten atıldık. İşten atılma sebebimiz ise yönetim tarafından görev değişikliğine zorlanmamız. Bu görev değişikliği zorlaması herhangi bir yazı ile olmadı. Sadece şirketteki yöneticilerin kendi istekleri üzerine zorlandık. Bunu kabul etmediğimiz için işten atıldık. Sonrasında 2017’nin 2’nci ayında şirkete dava açtık. Davamız sonuçlandı ve şirketi icraya verdik. Hala daha paramızı alamıyoruz. 2020’nin 2’nci ayında üçüncü senesi olacak işten çıkarılmamızın ama kendimize hala daha bir muhatap bulamıyoruz. İşten çıkarıldıktan sonra dava açtığımız için bize Maden-İş Sendikası yönetimi ve şirket tepki gösterdi. “Neden şirkete dava açtınız? Şirketin durumu kötüydü, bilmiyor muydunuz?” dediklerinde bizler de “bİzim durumumuz ne olacak?” diye sorduğumuzda bize herhangi bir cevap vermediler. Sadece bizim telefonlarımızı engellediler. Yani bizi muhatap almayı kestiler. Şimdi aradan iki sene geçti. Soruyoruz Maden-İş yönetimine ve şirkete, “Biz paramızı kimden alacağız?”. Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’ye dava açın, çünkü kendileri TKİ’nin kolu olan bir şirkete geçiş yaptı. Hakları ve yöneticileri güvence altında olduğu için işten çıkarılanlar, emekli olanlar mağdur edildi. Burada biz arkadaşlarımız ile hukuki süreç için dava açtık, avukatlarla görüştük ama bir sonuca varamadık. Çünkü patronun malvarlığının 2014’teki patlama olmadan önce kaçırıldığı söyleniyor. Böyle bir şey yok. Katliamdan sonra ben bu şirkette çalışıyordum, belirli kurumlar geldi. Malvarlığını kayıt altına aldılar. Çünkü bunu Türkiye Cumhuriyeti biliyor, tasarruf mevduatı uyarınca. Ama biz hala paramızı alamıyoruz. Şu anda muhatap bulamıyoruz. Evimiz kira, emekli maaşı ile ödeyemiyoruz.

Arif: Soma ile Türkiye’nin en büyük katliamını yaşadık. 301 arkadaşımızı, kardeşimizi, akrabamızı kaybettik. Geri de acılı aileler, yetim çocuklar kaldı. Soma faciası sonrasında Soma Holding, 2831 madenciyi işten attı. İşten atılmalardan sonra beş sene boyunca tazminatlarımızı alamadık, yasalaşmasına rağmen ödenmedi. Yasa ile Soma Grubu patronlarının malvarlığı satılacaktı. TMSF aracılığı ile satılan malvarlıkları ile ilk olarak işten atılan madencilerin tazminatları ödenecekti. 3 taksit ödediler sonrasında ise Soma’daki sendika bizim adımıza protokol yaptı ve 24 taksite böldü, ancak yine ödenmedi. Sonra bir protokol daha imzalandı ve 12 taksite bölündü, geri kalan tazminatımız yine ödenmedi.

Bir yürüyüş gerçekleştirdiniz ve bir toplantı organize edip eylem planı ortaya koydunuz. Bu planı biraz anlatabilir misiniz?

Mustafa: Biz bu konu ile ilgili arkadaşlar ile toplandık, iştiare yaptık. TKİ Genel Müdürlüğü’ne 10 Temmuz’da yürüme kararı aldık. TKİ ile yaptığımız görüşmede konuyu anlattık. Işıklar’dan sorumlu olmadıklarını söylediler. Nasıl sorumlu değiller? Kömürü onlar aldı, maaşlarımızı alamadığımız zaman TKİ yazı yazıyordu bildirelim diye. Mühendisi, kontrolcüsü, güvenlikçisi var TKİ’nin, ayrıyeten çok büyük bir kamerası var. Bu şirketin kömürünü TKİ alıyor, onların kontrolünde. Biz burada diyoruz ki, TKİ’nin büyük bir sorumluluğu var. Sorumluluğu yoksa, ben dokuz buçuk sene çalıştım, neden dokuz buçuk seneden beri TKİ işçileri duruyordu şirkette. Madem serbest şirket, neden? Bunu kabul etmiyorlar, kabul etmeleri için yürüdük. Kabul etmezlerse 3000’e mağdurla Ankara’ya yürüme kararı aldık.

Arif: Biz beş senedir bu haldeyiz. Sonrasında Soma’da kurulan yeni maden işçileri sendikası Bağımsız Maden İş’in çağrısı ile bir araya geldik. Burada amacımız sesimizi duyurmak.

*Bu yazı Komite Dergisi’nin Ağustos 2019 tarihli 14. sayısında yayınlanmıştır.